Polonya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Polonya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Wieliczka Tuz Madeni- Polonya

 
 Bir haftalık gezi için geldiğimiz Polonya' da, ikinci günümüzü Wieliczka Tuz Madeni' ne ayırdık. Burası Krakow kentine yaklaşık 1 saatlik uzaklıkta. Polonya'nın en çok turist çeken yerlerinden biri. Madenin en önemli özelliği, dünyanın en eski tuz madenlerinden olması (1978 yılında UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası listesine alınmış). Wieliczka Tuz madeni 1996 yılında düşük tuz fiyatları ve madendeki bir çökme nedeni ile kapatılarak müzeye dönüştürülmüş.
 
 Madenin tavanı 327 metre yükseklikte. En dip nokta ise 3 km. Ziyaretçilerin gezebildiği güzergah 3.5 km. İçeride tamamen kaya tuzundan oyulmuş bir katedral ve heykeller bulunan madeni gezmek için girişte biletinizi alıp, size verilen rehber eşliğinde tura başlıyorsunuz. Tek gezmeniz mümkün değil.
 
 
Tuz madenine inmek için tahta merdivenler kullanılıyor. 
 
 
 
Düz yol olan yerlerde ise ağaçtan kolanlarla desteklenmiş tünellerden geçerek madeni dolaşabiliyorsunuz.
 
 
Geziye başlarken madendeki insanların ve mitolojik karakterlerin heykelleri sizi karşılıyor.
 
 
 
Heykellerin bir kısmı ve şamdanlar tuzdan yapılmış.
 
 
Madende bir yeraltı gölü bile var.
 
( Bu fotoğrafı ben çekmedim yabancı bir siteden aldım. Benim çektiğim çok karanlık çıkmıştı. Ortam çok karanlık olduğu için genelde fotoğrafların parlaklık ayarını değiştirerek kullanabildim.)
 
 
Tuz madenini gezerken tuzun nasıl işlendiğini de heykeller ve diğer görseller aracılığı ile öğreniyorsunuz.
 
 
Madenin sonunda yine kaya tuzundan oyularak yapılmış bir katedral, toplantı salonu, ve hediyelik eşya dükkanı var.
 
Muhteşem bir müze. Yerin altında, tuzdan oyularak  bir şehir inşa edilmiş. Yürüyerek 135 metre indiğimiz tuz madeninden içi loş, daracık ve çok köhne bir asansörle yukarı çıktık. Aklımda  kalan son şey, karanlık nedeni ile asansördeki arkadaşlarımın korkudan attığı çığlıklar... 
 
Devamı

Auschwitz Nazi Toplama Kampı - Polonya

 
Bir haftalıktık gezi için Polonya Krakow'dayız. Ankara-Münih, Münih'ten aktarmalı olarak Krakow' a geldik. Havaalanından araç kiralayıp, 40 dakikalık bir yolculuğun ardından ilk olarak Auschwitz esir toplama kampını ziyaret ettik.
 
II. Dünya savaşı yıllarını ve Nazi toplama kamplarını anlatan "Piyanist, Schindlerin Listesi, Hayat Güzeldir, Çöküş, Çizgili Pijamalı Çocuk vb." filmlerini defalarca izlemiş biri olarak merak içindeyim. O insanların yaşadığı yerleri, yakıldıkları, kurşuna dizildikleri yerleri görmenin sarsıcı olacağını bilerek geziye başlıyorum.
 
Danışmadan bilet ve rehberimizi duyabileceğimiz kulaklıkları alıp kampa giriyoruz. Kamp, araba ile birbirine 5 dakika uzaklıkta iki bölümden oluşuyor. Biz birinci bölümdeyiz. Burası 1979 yılında UNESCO tarafından İnsanlığın Kültür Mirası listesine eklenmiş.
 
 
Kampın girişinde büyük bir kapı ve kapının üzerinde "Arbeit Macht Frei  (çalışmak özgür kılar) " yazısı sizi karşılıyor. Ebetteki gerçekçi bulmadım bu sloganı. Çünkü bu insanlar çalıştıkça tükenmiş, hastalanmış, çalışamayacak hale geldiklerinde de öldürülmüşler. Ortalama 6 ay içinde ölen tutsaklar, en ağır şartlarda günde en az 10 saat çalıştırılmışlar.
 
II Dünya savaşı Nazi Almanya'sı tarafından kurulmuş en büyük toplama, zorunlu çalışma ve imha kampı burası. Bu kamplarda sadece Yahudiler değil ari ırk yaratmak adına, Romen, eşcinseller gibi Nazilerin düşman ilan ettikleri 6 milyon kişi öldürülmüş. Auschwitz Kampına da 1.3 milyon insan yerleştirilmiş ve 1.1 milyonunun öldüğü tahmin edilmekte.
 
 
Kampa nerelerden esir getirildiğini gösteren harita
 
Kampa getirilen insanlar, Kanada'ya götürülerek orada refah içinde bir hayat sürecekleri söylenerek kandırılmışlar. Trenden inen bu insanlar doktor tarafından iki guruba ayrılmış. Çalışabilecek durumdaki sağlıklı olanlar ve çalışamayacak durumdaki erkek, kadın, çocuk, yaşlı, sakat, çingene, hamile ve eşcinseller. İkinci guruptakilere panik olmamaları için, "Duş alıp, giysilerinizi değiştirmeniz için sizi barakalara götüreceğiz " diye aldatılmışlar. Ardından duştan su yerine gaz verip bu insanları öldürmüşler.
 
 
Kamp girişinde guruplara ayrılan insanların görüntüsü.
 
 
Kampın girişinde esirlerin getirilişleri resmedilmiş.
 
 
Kampta 28 baraka var. Barakların içinde burada yaşamış kadın, çocuk, erkelerin kullandıkları eşyalar, SS subaylarını çektiği Yahudi fotoğrafları, cam bölmeler ardında sergileniyor. Barakaların dışında insanların asıldığı darağaçlarını, kurşuna dizildiği  ve insanların yakıldıkları yerleri görüyorsunuz. Kampın etrafı elektrikli dikenli telle çevrilmiş.
 
 
 Yan yana dizilmiş diğer barakalar. Her barakada farklı bir tema var. Özel eşyalar, yatakhaneler vb. Gezerken bu vahşet karşısında ruhen darmadağın oluyorsunuz.
 
 
 Vahşetin tüm ayrıntıları fotoğraflanmış ve baraklarda sergileniyor.
 

 Esirlerin kurşuna dizildikleri duvar.
 
 
Esirlerin kaldığı yatakhaneler.
 
 
Esirlerin saçları.
 
Yakılan esirlerin saçları kumaş fabrikalarına yollanarak kumaş yapılıyormuş. Müzede bu saçlardan dokunmuş kumaşlar da sergileniyor.
 
 
 Sakat esirlerin protez kol, bacak, baston vb. eşyaları

 
 Esirlerin kullandıkları mutfak eşyaları
 

Esirlerin valizleri.
 
Esirler çalışmaya geldiğini sandıkları için yanlarında valiz, kap kacak, erzak, değerli eşyalarını da getirmişler. Herkese bavullarının üzerine isimlerini ve nerden geldiklerini yazmaları istenmiş. Onlara eşyaları çalışma bitince verileceği söylenmiş. Bu asla gerçekleşmemiş. İsim yazılı bavullar ayrıştırılarak istiflenmiş.
 
 
 Gözlükler
 
 
 Ayakkabılar
 
 
Esirlerin yakıldığı fırınlar.
 
Yahudi mahkumların cesetlerinin yakıldığı fırınlar. Küller ise sabun yapımında kullanılmış. Bir kısmı da gübre olarak tarlalara dökülmüş. Bu fırınlar günde 4 bin kişiyi yakacak kapasiteye sahipmiş.
 

Burası için yazılacak çok şey var ancak burada nokta koymak istiyorum. Tarihteki insanlık ayıplarından en ağırının yaşandığı bu kampı görmek çok sarsıcı ancak bir o kadarda öğreticiydi. Üstün ırk yaratmak adında yapılanlar...
 
Auschwitz, Krakow, Polanya
Devamı