Bir haftalık Polonya gezimizin son gününü Prag'a ayırdık. Kaldığımız yer Polonya'nın güneyinde ve Çek Cumhuriyeti ile sınır olunca ( Rybnik ) Prag'a gitme fikri çok cazip geldi. Grup kalabalık olduğu için de tren yerine araç kiralamayı tercih ettik. Sabah 7 de yola çıkıp 11.30 da Prag'a ulaştık. Zaman sınırlı. Gece yola devam edip ertesi gün Varşova havaalanından uçağa binip Ankara'ya döneceğiz. Hal böyle olunca İnternette kısa bir araştırma yapıp "Eski Prag" 1. bölgeyi gezmeye karar verdik. Prag'da semt mantığı yok, şehir 20 bölgeye bölünmüş.
Prag Çek Cumhuriyeti'nin başkenti ve en büyük şehri. II. Dünya Savaşı yıllarında çok fazla zarara görmediği için birçok tarihi ev ve mekanı görmek mümkün oluyor. Prag için birçok sıfat kullanılmış "Altın şehir, Masal Şehri, Avrupa'nın kalbi, Şehirlerin anası" Bence bu sıfatların hepsini fazlasıyla hak ediyor.
Geziye Prag Kalesi'nden başladık.
Prag Kalesi, Guinness Rekorlar Kitabı’na göre dünyanın en büyük antik kalesiymiş. Şehrin ortasından akan nehir, eski evler ve Charles Köprüsü muhteşem gözüküyor.
Kenti ikiye bölen nehir, kent tarihi boyunca ressamlar, şairler ve müzisyenler için ilham kaynağı olmuş. Nazım Hikmet de 1956-58 yılları arasında Prag’da yaşamış ve memleket özlemini mısralara şöyle dökmüş...
Şair memleketten uzak,
hasretten delik deşik
Eski Kent'te duruyordu.
Meydanlıkta yapayalnız
Gotik duvar üstünde
Hanuş ustanın saati
On ikiyi vuruyordu.
Ve çanları çalan ölüm
Ve yukarda öttü horoz
Şair memleketten uzak,
Hasretten delik deşik
Etrafına dalgın baktı
hasretten delik deşik
Eski Kent'te duruyordu.
Meydanlıkta yapayalnız
Gotik duvar üstünde
Hanuş ustanın saati
On ikiyi vuruyordu.
Ve çanları çalan ölüm
Ve yukarda öttü horoz
Şair memleketten uzak,
Hasretten delik deşik
Etrafına dalgın baktı
Saint Vitus Katedrali
Kalenin içinde Saint Vitus Katedrali, bir manastır ve birkaç kule ve müze var.
Gotik mimarisinin başarılı örneklerinden olan katedral, Prag'ın simgelerinden biri. Katedralin ilk kısmını gezmek ücretsiz. Tamamı için bilet almak gerekiyor.
Kafka Müzesi
Tesadüfen girdiğimiz bir sokakta Franz Kafka'nın müzesi ile karşılaştık. Ünlü edebiyatçı Prag'da doğmuş. Müze kapalı olduğu için içini gezemedik. Labirent şeklinde ilginç bir müze olduğunu okumuştum. Müze Charles Köprüsü'nden de gözüküyor. Köprüye çok yakın konumda. Bahçesindeki ilginç iki heykelin fotoğrafını çekip yola devam ettik.
Şehrin başka bir bölgesinde gezerken yine Kafka'nın heykeli ile karşılaştık ve önünde fotoğraf çektirmeyi ihmal etmedik...
Dünyanın En Dar Sokağı
Müzeden henüz çıkmışken karşımıza tescilli, dünyanın en dar sokağı çıktı. İki bina arasına sıkışmış sokakta karşılıklı geçiş mümkün değil. Bu nedenle sokağın iki ucunda kırmızı ve yeşil ışık konularak yaya trafiği düzenlenmiş. Sokağa birisi girdiğinde öbür uçtaki kırmızı ışık yanıyor ve karşı taraf beklemeye geçiyor.
Kuklalar
Geziye biraz ara verip yolumuzun üzerindeki kente özgü kukla dükkanlarını gezdik. Fiyatları oldukça yüksek. Prag magnettleri ve yine kente özgü cam törpü vb. küçük hediyelikler alıp yola devam ettik.
Charles Köprüsü ( Karl Köprüsü)
Nihayet Kentin en önemli simgelerinden olan Charles Köprüsü'ndeyiz. Vltava Nehri üzerinediki köprü 14. yüzyılda inşa edilmiş. Üzerinde 30 yakın heykel var.
Köprü o kadar kalabalık ki fotoğraf çekmekte ve yürümekte zorlandık. Müzisyenler ve satıcılar buraya ayrı bir renk katıyor. Hava kararınca köprüden bir kez daha geçtik. Şehrin, gece bir başka güzel olduğuna tanık olduk...
Astronomik saat
Prag'ın ara sokaklarında biraz gezip rotamızı Astronomik Saat'e çevirdik. Bu saat de şehrin simgelerinden. Ortaçağdan kalma bir saat. Hanuş usta tarafından yapılmış. Saatin önü turist dolu. Her saat başı, İsa'nın 12 havarisi pencerenin önünden geçerek ufak bir gösteri yapıyor. 3-4 dakika süren gösteri horozun ötmesiyle son buluyor. Biz de gösteriyi izleyebilmek için saat başını bekledik.
Astronomik Saat' in bulunduğu meydan
Tyn Kilisesi
Astronomik Saat'in hemen yanında Tyn Kilisesi var. Gotik mimarisinin en güzel örneklerinden biri olarak kabul ediliyor. Masallardan çıkmış bir görüntüsü var. O kadar heybetli bir yapı ki şehrin birçok yerinden görünebiliyor.
Belediye Binası
Belediye binası değil opera binası gibi. İçine girdiğimizde zaten sanat amaçlı kullanıldığını gördük. Burada konser ve sergiler düzenleniyormuş.
Jan Hus Anıtı
Eski Şehir Meydanı'nın ortasında Astronomik Saat'e çok yakın bir konumda Jan Hus Anıtı bulunuyor. Etrafında ise birçok yiyecek satan kafeler, büfeler var. Jun Hus Prag'ta önemli bir filozofmuş. Bu heykel 1415 yılında kazıkta yakılmasının anısına ölümünün 500. yıl dönümünde meydana yapılmış.
7 saat çok kısa molalar vererek ve yürüyerek şehri gezdik. Bir güne çok şey sığdırdık diye düşünüyorum. Hepimiz çok yorgun ancak bir o kadar da mutlu. Kısa bir süre için de olsa bir masal şehrinde yaşadık...
Yazınız için teşekkür ederim. Prag'ta gezilmesi ve görülmesi gereken bir çok yer var gerçekten. Keyifle okudum yazınızı.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim , biz bir güne bu kadarını sığdırabildik .
Silçok güzel ve akıcı bir anlatımla Prag'ı anlatmışsınız. Teşekkürler.
YanıtlaSilÇok teşekürler Yasemin hanım , yazdıklarımın okunması beni mutlu ediyor :)
SilPrag bizimde gitmek istediğimiz bir yer ilk fırsatta yazından da yararlanırız umarım ☺️☺️
YanıtlaSilNe kadar güzel görünüyor çok güzel anlatmışsınız teşekkürler
YanıtlaSil